Genel Yemekler

Fırında Glutensiz Fellah Köftesi

Bundan yaklaşık üç bin yıl öncesine gidiyoruz. Bolivya ve Peru arasındaki sınırda yer alan bölgede, Titicaca Gölü çevresindeki yerleşim alanına,  İnka İmparatorluğu dönemine. Yüce İnka rahipleri “anne tahıl” dedikleri, artık hepimizin tanıdığı, en azından duyduğu kinoayı, altın kaselerin içinde taşıyorlar. İnka İmparatoru, üzerinde kartal tüyleri olan altın tacı başında, azametle yürüyor. Altın sopası ile toprağı kırıyor ve mevsimin ilk kinoası toprağa ekiliyor. Ne tören ama…

Yıllar sonra İspanyol sömürgeciler geldiğinde ve o güzelim kültürün tamamı neredeyse silinip toprakları kırk yıl içinde tamamen işgal edildiğinde, tüm altınları alınıp şehirleri yok edildiğinde kinoa “yerli yemeği” diye adlandırılıp hor görülmeye başlanıyor. Hatta yetiştirilmesi bile yasaklanıyor.

Şu anda herhangi bir Migros’a girdiğinizde bu hüzünlü ithal gıdanın yarım kilosunun 42 liraya satıldığını görebilirsiniz. Kapitalizmin iki yüzlülüğü işte tam da böyle. Artık ülkemizde de yetiştiriliyor biliyorsunuz, yerli olanın fiyatı çok daha uygun.

Nereden nereye öyle değil mi?  

Sıcak bir öğleden sonra canı fellah köftesi çeken, ama fellah köftesini yedikten sonra midede yarattığı şişkinlik hissini çekmek istemeyen bir çocuk annesi Sıla Alkan(36) tarafından mutfak dolabından bir paket kinoa çıkarılıp özenle yıkanıyor, haşlanıyor ve bir tür glutensiz fellah köftesine çevriliyor. Binlerce yıllık bir kültürün tuhaf kokulu mirası…

Kinoanın kısır gibi tariflerde bulgurun yerini mükemmel bir şekilde aldığına bakmayın. Hiç bağlayıcılığı yok ve dağılmaya pek müsait. Kinoa riskli bir iş. Sizi ya çok büyük bir hayal kırıklığına uğratıyor, ya da tarif öyle güzel oluyor ki şaşkınlıktan küçük dilinizi yutuyorsunuz.

Eminim İnkalar onunla fellah köftesi yapmayı düşünmemişlerdir. Neler yaptıklarını görmek isterdim… Maalesef artık sadece hayal edebiliriz.

Fırında Glutensiz Fellah Köftesi

(4 kişilik)

İçindekiler:

Köftesi için

1,5 su bardağı kinoa

500 gr dana kıyma*

1 tatlı kaşığı tuz

4 çorba kaşığı kinoa unu

1 yumurta

2 kaşık domates salçası

1 tatlı kaşığı toz biber

Yarım çay kaşığı karabiber

Sosu için

4 iri domatesin rendesi

5-6 diş sarımsak rendesi

2 çorba kaşığı domates veya biber salçası

Tuz

Yarım çay bardağı zeytinyağı

Servis için kıyılmış maydanoz

Yapılışı:

1-Kinoayı ılık su ile defalarca, çok iyi yıkayın. Süzün. 2,5 su bardağı su ile birlikte kısık ateşte suyunu çekene dek haşlayın, ateşten alıp soğumaya bırakın. Hafif diri kalmalı, lapa olmasını istemiyoruz.

2-Soğuyan kinoaya köfte malzemelerini ekleyip güzelce yoğurun. Hamurdan iri fındık boyutunda parçalar ayırın, yuvarlayın ve ortasına bastırarak şekil verin. Köfteleri pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine dizin. İki tepsi dolusu çıkıyor. Önceden ısıtılmış 180C fırında yaklaşık 20-25 dakika pişirin.

3-Bir sos tenceresine sos malzemelerini ekleyin, iyice karıştırın ve kıvam alıp mis gibi kokana dek orta ateşte pişirin.

4-Fırından aldığınız köfteleri servis tabaklarına bölün, üzerine sos ve kıyılmış maydanoz ekleyip servis edin. Dikkatli olun, sosa bulanan köfteler bir süre sonra yumuşayıp dağılıyor o yüzden sosu servis aşamasında eklemek çok önemli.

*Not: Fellah köftesinde, daha doğrusu geleneksel versiyonunda et olmaz biliyorum, ancak bağlamak için ya et kullanacaktım ya nişasta. Ben de kıymayı seçtim. Böylece kinoanın o ilginç tadını da bizim damak tadımıza biraz daha yaklaştırmış oldum. Geleneksel versiyonu haşlama usulü olur, onu da biliyorum. Maalesef haşlandığında dağılıyor.

Write a comment