Bir kere Kadınlar Günü diye bir gün olması bile bir utanç kaynağı. Bu günün asıl hikayesi de zaten zannedilenden çok, çok farklı.
Bir kere Kadınlar Günü diye bir gün olması bile bir utanç kaynağı. Bu günün asıl hikayesi de zaten zannedilenden çok, çok farklı.
Evet. Kitabı bitirdim. Teslim de ettim. Gerçi bitirdim diyorum ama hiiiç rahat değilim. Ortaokulda, Fransızca öğretmenimiz Madame Tampigny’nin ilginç sınavlarından önce de böyle olurdum. Çalışırdım.
Kırmızı pancarın benim için ne kadar özel bir sebze olduğunu daha önceki bir yazımda anlatmıştım. Bana hep hamilelik dönemimi, kızımı hatırlatır. Bu yıl da bol bol pancar alıp bir tepe turşu kurdum.
Dün Bade’nin şekeri epey yüksek seyretti. Ve aynı günün akşamı hayatımın en büyük korkularından birini yaşadım. Hani çok güçlüsün diyorsunuz ya bana… Yok, değilim sanırım.
“Bade gel kızım şekerine bakalım.
Kalbinizin güm güm atması, yüzünüze istem dışı hücum eden o ani sıcaklık… En son bu duyguyu ne zaman hissettiniz? Bu duygu kadar insanı canlı hissettiren başka bir şey var mı?
Aşktan bahsediyorum elbette.
Bu web sitesindeki tüm tarifler, yazılar ve fotoğraflar Sıla Baki Alkan – Bade’nin Şekeri’ne aittir. Bu web sitesinde bulunan yazı, fotoğraf ve tariflerin izin alınmadan yayımlanması yasaktır. 2014-2025 Bade'nin Şekeri